Perşembe, Şubat 28, 2013

Egik kulenin gölgesinde candy crush oynamak

     Mis gibi şehrimi, ailemi, işimi, dostlarimi ve güzeller güzeli sevgilimi birakip da Italya illerine varali bugun itibari ile tam 10 gün oluyor. Gördüğüm her şeyin çok acaip ve ilginç gelip, internette bu şaşkınlığımı paylaşmayı bırakalı ise 3 gün oluyor ki bence bir insan o noktada bir yere varıyor..

Önümüzdeki Temmuz ayının ortalarına kadar bu minnacık, kütahya nazilli'den az biraz büyük ve kim bilir kaç elle bir kuleyi bile doğrultmayı başaramayan insanların şehri Pisa da olacağım.. Blog'u tekrar canlandırmak, tespit üstüne tespit yapmak "hakket ya çocuk ne acaip düşünmüş" demek için inanilmaz boş vaktim var şu anda. Gel gör ki, "işi bırakıp erasmusa gittiğimde o boşalan saatlerde inanılmaz işler yapacağım" dediğim noktada kendimi candy crush oynarken buldum dün..

Yemin ediyorum insanoglu dayaklık. Daha geçen gün "valla ben tanrı olsam insanlara böyle kötü davranmazdım" dediğim noktada, candy crush'i agzimdan salyalar akarak arno nehrine bakarak oynadigimi görünce "sıra dayagi atmak lazim insanliga" noktasına geldim..

İlerleyen günlerde, bir türk'ün italya ile imtihanı konusunda blog yazılarım olacak burada. Pisa'nın nasıl foça, selçuk, çeşme gibi yazları şenlenen turistik bir yer olduğunu, 4 yildizli otellerin nasil türkiyede 1 yildizliya denk geldiğini, yolda at falan görürseniz "italya aygiri!!!" die bagirmanin etraftan hiç hoş karşılanmayacağını birer birer anlatacağım.. şimdilik şu "fotoyla idare edin"