Pazar, Eylül 25, 2011

Kaz denilen canlı


(tüyünü kafasini siktiimin!!! çok kizdim!)


izmir buca'da gölet diye bir yer var.. ne akla hizmetse her tarafa kaz salmışlar.. onlarca, yüzlerce, binlerce kaz.. yüzüklerin efendisinde sauron'un orc ordusu, goblin ordusu gibi dolaşıyorlar etrafta.. allah günah yazmasin ama, dünyadaki en pis, en igrenc en rezil, en mendebur hayvan kazdir dostlarim.. şu hayatimda, ne fareden, ne yilandan, ne akrepten korkmam ama kazdan korkarim arkadas.. zira bu kaz dedigin hayvan insanlar gibi kincidir, ve insanlar gibi eziği buldumuydu sömürür, agzina sicana kadar, onu tarihten silene kadar durmaz.. mahvetmeye yemin eder..

bundan takribi 20 sene önce, izmir'in bozyaka semti daha baglari ile, bahceleri ile anilirken, bu kazlardan bir sürü vardi buralarda.. o zamanlar severdik tabi kendilerini. zira yiyemedigimiz salcali ekmekleri bir sekilde balkondan asagiya sallayip "yiyin lan ipnetorlar ehi ehi" diye güler, kahvaltida 7 ekmek salcali ekmek yiyen cocuguna "afferim benim toramanima" diyen annenin de taktirini kazanirdik. (hasan pulur gibi hissediyorum su an kendimden biz diye bahsettigim icin..)

gel zaman git zaman, bu beyaz katil sürüsü, bizi bir sekilde salcali ekmekle özdeşleştirmiş olacaklar ki, uzaklarindan gecerken bir cirpinmalar, bir "giiaark giaark" demeler ile sevgilerini gösterir olmuslardi. ah bana vaylar bana.. saniyorum ki ben sevgi gosteriyorlar.. megerse bir italyan mafyasi gibi "ekmegimiz nerede ha!! ekmegimiz nerede dedik!!" kivaminda sesler cikartiyorlarmis..


(katil sürüsü.. )

hic unutmuyorum. 1988 in 8 eylülü.. o gün cumartesi, bakkala gidiyorum. bir tane milliyet gazetesi alacagim (ve yaninda kartondan japon evi verecek, ve yapistiracagim onu) 2 de ekmek alacagim eve gelip yiycez..

bu eşkiya sürüsü, takribi 15 tane beyaz yecüc mecüc, önümü kestiler.. motorsikletliler tarafindan önü kesilen bir kücük emrah'a dönmüştüm.. o tarafa gidiyorum geliyorlar, bu tarafa gidiyorum o tarafa geliyorlar.. attim ekmekleri tabi.. attim da pesimden gelmeleri bitmedi ki. kara üstü piranalari gibi ekmegi 6 saniyede tüketip, beni yemege and içtiler "bunla bitti mi sandin ha!" kivaminda geliyorlardi ki eve kendimi zor attim..

işte bu hayvanlarin korkunclugu, bu hayvanlarin mendeburlugu burada basladi.. arkadas 3 gün mü nöbet tutarsin sen kapimda da, benim disimda kimseyi iplemessin de ben disari cikmaya calistigimda, cullanirsin üstüme.. 3-4 yasindaki bi cocuktan ne istersiniz ey kaz kafalilar!!

ilenc olsun size, ilenc olsun beyaz tüylerinize, turuncu gagalariniza.. yarin bir gün birlesmiş milletler genel sekreteri olup, soyunuzu kazimassam ne olayim!!

hem bu kazlar evcillestirildigi 3000 senelik periyodda, insan oglu bir kere olsun, sadece bir kere olsun ya, bir yere bir şeye adini vermemistir bu arkadaslarin.. hic bir roma lejyonunun ismi "kazlar" degildir mesela, hic bir nba, veyah nhl, veyahut nfl takimi "bilmemnerenin kazlari" ismini almamistir (ördekler bile vardir oysa) hic bir devlet, hic bir ulus, kendisini "şanli kazlarimizla çok yaşayalim" diye nitelendirmemistir, onlarca kartal, kaplan, puma, hatta gelincik bile vardir ama bir tane bile kaz yoktur..

hic bir ulusun milli hayvani degildir.. daha cok "allah kahretsin bizde de kazlar var işte" diye nitelendirilmiştirler..

ancak ve ancak, afrodit köpüklerden dogarken çeşme sahillerinde, 3 tane kaz kız kardeş gelip, bunu dürtmüşlerdir. 5000 senelik insanlik tarihi içinde, yer aldiklari nokta bu kadardir mina koyiim..

daha neden bahsediyoruz, daha niye yasatiyoruz bu hayvanlari anlamiyorum ki ben! bana, sana yarari var mi? kime var yarari?